Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Yasemin Açık, sağlıksız gıdaların aralarında karaciğer rahatsızlıkları, kanser türleri gibi ölümcül hastalıkların da olduğu 200’den fazla hastalığa neden olabildiğini söyledi. Avrupa Yeşil Mutabakatı’nda yer alan ‘Çiftlikten Çatala’ stratejisinin sağlıklı ve sürdürülebilir gıdaya erişim için taşıdığı öneme dikkat çeken Prof. Dr. Açık, evde gıda güvenliğini sağlamak için tüketicilere önerilerde bulundu.
MEDYA21– Sağlıklı ve yeterli gıdaya erişimin en temel insan haklarından biri olduğunu vurgulayan Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Yasemin Açık, Birleşmiş Milletler’in (BM) geçen yıl açıkladığı Küresel Beslenme Raporu’na göre 690 milyon kişinin yeterli ölçüde beslenemediğini, sağlıklı besin maddelerine ulaşamayan insanların sayısının da 3 milyara yaklaştığını açıkladı. Prof. Dr. Açık, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verilerine göre de yalnızca Avrupa’da her yıl 23 milyondan fazla kişinin sağlığa uygun olmayan (kontamine) gıdalar nedeniyle hastalandığını ve 4 bin 600’den fazla kişinin hayatını kaybettiğini anımsatarak, sağlıklı ve güvenli gıdaya erişimi olmayan kişilerin 200’den fazla hastalığa yakalanma riskiyle karşı karşıya olduğunu aktardı.
Dünya genelinde hızlı nüfus artışı ve şehirleşmenin etkisiyle doğal yaşamdan her geçen gün uzaklaşıldığını ifade eden Prof. Dr. Açık, bu etmenlerin yanı sıra kaynakların hızla tüketilmesi ve çevre kirliliği gibi nedenlerle de güvenli gıdaya ulaşmanın zorlaştığına dikkat çekti ve şöyle konuştu:
“Endüstriyel gıdalar hayatımızda her geçen gün daha fazla yer alıyor. Bunun yanında tedarik zincirinde yaşanan en küçük bir hata bile gıdanın sağlıksız bir hale gelmesine, virüs, bakteri veya vücuda zararlı bir kimyasal madde içermesine yol açabiliyor. Bu durum karın ağrısı gibi daha kısa süreli rahatsızlıklara sebebiyet verebildiği gibi uzun süreli ishale veya karaciğer rahatsızlıkları, çeşitli kanser türleri gibi ölümcül hastalıklara neden olabiliyor. Özellikle bebekler, küçük çocuklar, hamileler, yaşlılar ve herhangi bir hastalığı bulunanlar sağlıksız gıdalardan daha fazla etkileniyor. Sağlıklı kalabilmek için belki de hiç olmadığı kadar çabaladığımız Covid-19 pandemisini yaşarken, birçok ülke sağlıklı gıdaya ulaşmakta zorluk çekiyor. Böyle bir dönemde, Yeşil Mutabakat çerçevesinde kurgulanan ‘Çiftlikten Çatala’ stratejisi, 2050 yılında 10 milyara ulaşması beklenen dünya nüfusunun sağlıklı gıdaya ulaşabilmesi ve sürdürülebilir bir gıda politikası oluşturulması adına daha da büyük bir anlam kazandı. Diğer taraftan AB ile gıda ticaretini sürdürmek isteyen şirketlerin belirlenen şartlara göre hareket etmesi gerektiğinden hem gıdanın içeriğinde hem de tedarik süreçlerinde kalite artacaktır. Gıda güvenliği açısından büyük önem taşıyan bu stratejiyi, AB ile iş yapsın veya yapmasın, toplum sağlığını önemseyen her işletmenin uygulaması gerekiyor.”
GIDALARI DOĞRU SAKLAYIN
Çiğ veya az pişmiş hayvansal gıdaların, gübre ve ilaçlardan arındırılmamış sebze-meyvelerin, çiğ tüketilen kabuklu deniz ürünlerinin ve işlenmiş gıdaların sağlığı olumsuz yönde etkilediğini söyleyen Prof. Dr. Yasemin Açık, evde gıda güvenliğini sağlamak için 10 önemli ipucu paylaştı:
1-Alışveriş yaparken etiket okumayı alışkanlık haline getirin. Bombe yapmış, delinmiş, yıpranmış, sızıntı olan ambalajlı gıdalar satın almayın. Ürünün son kullanma tarihine, analiz değerlerine dikkat edin. Bunun yanında özellikle bir sağlık sorununuz varsa etikette kodlar ile belirtilen katkı maddelerinin içeriğini mutlaka öğrenin.
2-Paketlenmiş ve hazır gıdaları mümkün olduğunca hayatınızdan çıkarın. Özellikle küçük çocukların bu gıdalarla mümkün olduğunca geç tanışmasını sağlayın.
3-Sebze ve meyveleri tüketmeden önce iyice ovarak veya temiz bir fırça yardımıyla yıkayın. Bu suyun temiz olduğundan emin olun, mümkünse arıtma filtresi veya klor tableti kullanın. Taze meyve ve sebzeler ile teknik ve hijyenik koşullara uygun olarak satılan dökme gıdalar haricinde açıkta satılan ambalajsız gıdaları satın almayın.
4-Çapraz bulaşmayı önlemek için et, sebze ve ekmek için ayrı ayrı kesme tahtaları kullanın. Aynı nedenden dolayı özellikle et ve süt ürünlerinin diğer gıdalarla temasını önlemek için ürünleri iyi paketleyerek buzdolabının farklı raflarına dizin. Gıdaları saklarken gazete kağıdı gibi saklama koşullarına uygun olmayan malzemeler kullanmayın, buzdolabı poşeti, streç gibi materyalleri tercih edin.
5-Dondurulmuş gıdalarda soğuk zincirin kırılmamasına dikkat edin. Dondurulmuş ürünleri oda sıcaklığında değil buzluktan çıkarıp buzdolabına koyarak çözdürün. Daha acil durumlarda mikrodalga kullanın. Dışarıda çözdürmeniz gerekirse de kesinlikle güneş ışığına maruz bırakmayın ve gıdanın üzerini örtün. Çözdürdüğünüz ürünü bir daha dondurmayın.
6-Gıdaları mikroplardan, bakterilerden ve diğer zararlı maddelerden arındırmanın en iyi yöntemlerinden biri de pişirmektir. Bu nedenle etleri içi kırmızı kalmayıncaya kadar pişirin, yumurtayı katılaşıncaya kadar kaynatın. Özellikle etleri pişirmeden önce marine edecekseniz dışarıda değil buzdolabında bekletin.
7-Et ve et ürünleri ile süt ve süt ürünlerini buzdolabında, 0-4 derecede muhafaza edin.
8-Yumurtaları buzdolabında diğer gıdalar ile temas etmeyecek şekilde, yıkamadan muhafaza edin, pişirmeden hemen önce mutlaka yıkayın.
9-Küflenmiş, çürümüş, bozulmuş gıdaların hiçbir bölümünü tüketmeyin. Çünkü küflenme, çürüme ve bozulma gıdanın bütününü olumsuz etkiler.
10-Kuru gıdaları karanlık, serin, kuru ve hava akımı olan bir yerde muhafaza edin. HABER MERKEZİ