YAPICIOĞLU, GÜNDEMİ DEĞERLENDİRDİ

MEDYA21- Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Diyarbakır’da düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Sağlık politikası, seçim kanunu, geçim sıkıntısı ve tarım politikasını eleştiren Yapıcıoğlu, “Seçim barajının hukuki, ahlaki ve siyasi bir anlamı kalmamıştır” dedi.

Diyarbakır’da basın mensuplarıyla kahvaltıda bir araya gelen HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriye Yapıcıoğlu, sağlık politikasında çözüme kavuşturulması gereken ciddi sorunlar bulunduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:

“Sorumluluğu sadece hekimlere yükleyerek bu sorunları çözmek mümkün değil. Dışarıdan hekim getirmeye yönelik söylemler de bu meselenin çözümü değildir. Hekimler öncelikle meslek onurunun korunmasını ve emeklerinin karşılığını istiyorlar. Özellikle kovid-19 salgını döneminde bütün sağlık çalışanlarının insan üstü bir çaba sarf ettiği görülmüştür. Bu sene Tıp Bayramı tartışmaların gölgesinde sürmektedir. Sağlık çalışanları da bizimdir, hastalar da bizimdir. Hekimlere düşen iş yükü azaltılmalıdır. Merkezi hekim randevu sisteminin tıkandığı yaşadığımız gerçeklerden biridir. İnsanlarımız adeta özel hastanelere mecbur bırakılıyor ve bu da onlara ciddi bir maddi külfet getiriyor. Bu soruna bir an önce çözüm bulunmalı. Hekim açığı ve randevu sistemiyle ilgili acilen çözüm bulunmalıdır. 14 Mart Tıp Bayramını tebrik ediyor, özlük haklarının ve emeklerinin karşılandığı bir gelecek diliyorum.”

SEÇİM KANUNU

Yüzde 10’luk seçim barajının, 12 Eylül askeri cuntasının siyasi hayata soktuğu ve her siyasi partinin şikayet ettiği bir konu olduğunu vurgulayan Genel Başkan Yapıcıoğlu, “Yüzde 10’luk seçim barajı çok yüksek bir rakam. Ama yüzde 7’lik baraj da yeterince yüksek bir rakam. Parlamenter sistemde bu düzenlemeyle yönetimde istikrar, temsilde adalet feda edilmişti. Cumhurbaşkanı hükümet sistemiyle parçalı hükümetler dönemi bitmiş, seçim öncesi ittifaklar dönemi başlamıştır. Zaten yönetimde istikrar artık garanti altında olduğu için seçim barajının hukuki, ahlaki, siyasi bir anlamı kalmamıştır. Bize göre seçim barajı sıfırlanmalıdır” diye konuştu.

GEÇİM SIKINTISI

Yapıcıoğlu, vatandaşların geçinme hususunda çok ciddi sorunlar yaşadığının da vurgulayarak, “Vatandaş bir an önce onu rahatlatacak yeni adımların atılmasını bekliyor. Temel tüketim maddelerinden vergi alınmamalıdır şeklinde bir talebimiz var. Asgari ücretle ilgili düzenleme yapılırken iş verenlerin sırtından bazı yüklerin kaldırılacağı söylenmişti. Sigorta priminin işveren payından 6 puanlık bir destek vardı. 2022 yılının Ocak ayında ona son verildi. Bu hesaplamalar yapıldığında şöyle bir tablo çıkıyor. Asgari ücretliden vergi alınmaması nedeniyle hazineye binen yükün tamamı bu teşvikin ortadan kalkmasıyla iş verenin sırtına binmiştir” ifadelerini kullandı.

İşten çıkarmalarının yaşanmaması için bu konuda düzenleme yapılması gerektiğini belirten Yapıcıoğlu, “Her yerde hem iş verene hem de işçiye bindirilen prim yükü hafifletilmeli. Enflasyon rakamları çok yüksek. En çok tüketim mallardaki enflasyon oranları yapılan asgari ücret zammının da üzerindedir” dedi.

TARIM POLİTİKALARI 

Pandemi süreci ile Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın gıdanın çok stratejik bir sektör olduğunu ortaya koyduğunu da ifade eden Yapıcıoğlu, şöyle devam etti:

“Çiftçi toprağını ekmekten korkmamalı, hükümet bütün çiftçilerimize ürettiği ürünü alma garantisi vermelidir. Çiftçi zarar etmeden ürünlerini satmalıdır. Tarım ciddi bir şekilde planlanmalı, hangi ürüne ne kadar ihtiyaç olduğu belirlenmeli ve çiftçi yönlendirilmelidir. Her köye bir ziraat mühendisi atanmalıdır. Verimliliğin artması için çiftçi bilinçlendirilmelidir. Tarımsal üretimde kullanılan mazot ve elektrikteki vergi sıfırlanmalıdır. Tarımsal destekler artırılmalıdır. Tarım politikaları gözden geçirilmelidir.”

RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI

HÜDA PAR Genel Başkanı Yapıcıoğlu, emperyalizmin her türlüsünün kötü olduğunun altını çizerek, “Rusya, son 50 yıl içerisinde Macaristan işgalinden bu yana her 8-10 yılda bir bir yerlere saldırmıştır. Bundan sonra da yayılmak için bunu yapacaktır. Ama unutmayalım ki ABD de bunu yapmış, çok daha fazla sivil öldürmüştür. ABD Ukrayna’yı Rusya’ya yem yaptı. Çünkü Avrupa’ya Rusya’ya karşı kendisine muhtaç olduklarını göstermek istiyordu” yorumunu yaptı.

Yapıcıoğlu, “Olan Ukrayna’ya oldu. Her savaşta olduğu gibi en büyük zararı kadınlar, çocuklar, siviller görüyor. Bu savaşla ilgili dikkat çekilmesi gereken en önemli hususlardan birisi yabancı savaşçılar konusudur. Bazı İslam ülkelerinden savaşçıların götürülüp oraya savaştırılması gibi bir durum var. Bütün İslam ülkeleri uyanık olmalıdır. Bu savaş evet istemediğimiz bir savaş ama bizim savaşımız değil. Her ülke kendi vatandaşının bu savaşa müdahil olmasını engellemelidir” diye konuştu.

ERBİL’E YÖNELİK SALDIRI

Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetiminin başkenti Erbil’e İran tarafından yapılan füze saldırısına ilişkin de görüşlerini açıklayan Yapıcıoğlu, “İran’ın açıklamalarında orada (Erbil) Mossad’ın tesisin olduğu iddia edilmekte, bir kısım medyada bir şahsın evinin vurulduğu söylenmektedir. Kürdistan 24 Kanalı’nın stüdyoları da zarar gördü. Bu vesileyle geçmiş olsun diyorum. Kürtler çok katliamlar yaşadı. 16 Mart Halepçe katliamının yıl dönümü. Aradaki bu husumet ve savaşın oradaki topraklara taşınması doğru değildir, kabul edilemez. Amerika’nın Bağdat’ta ya da siyonist rejimin Suriye’de ya da başka yerde İran askerini vurması da aynı şekilde. Bu savaş Irak’ın ve Kürdistan bölgesinin savaşı değildir ve oraya taşımamalıdır” şeklinde konuştu. HABER MERKEZİ

Yorum Gönderin

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir