HEYKEL SANATINA BAKIŞ DÖNEME GÖRE Mİ?

‘Heykel ve ya heykelcilik sanatı yüzyıllar önce ortaya çıkan çeşitli maddeleri estetik bir görüntü oluşturacak biçimde şekillendirerek duygu ve düşünceleri ifade etme sanatıdır.’ Bu önemli sanatla ilgili Diyarbakır ve ardından Mersin’de ülke geneline taşınan tartışma yaşandı.

İlk meşhur heykel tartışması, 1994’de Refah Partisinden Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Melih Gökçek’in Heykel Sanatçısı Mehmet Aksoy’un ‘Periler Ülkesinde’ adını taşıyan ve Gökçek’in müstehcen bularak kaldırttığı ve de ‘böyle sanatın içine tükürürüm’ söylemiyle hafızalara kazınmıştı.

İkinci büyük tartışma ise, 2005’de Kars Belediyesi’nin aldığı karar ile yine Heykel  Sanatçısı Mehmet Aksoy’a yaptırılan Ermenistan’daki ‘Soy Kırım’ anıtına bakan ‘İnsanlık Anıtı’ heykeli oldu. Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bir tören için gittiği Kars’ta, heykeli ‘Ucubeye’ benzetmesi ile 2011’de Kars Belediyesinin aldığı karar ile yıkıldı.

Bu iki heykelde mahkeme konusu oldu. Ankara’daki heykel yerine konulurken, Gökçek maddi ve manevi tazminat ödemeye mahkum edildi. Anayasa Mahkemesi Erdoğan’ın ‘Ucube’ dediği Heykel Sanatçı Aksoy’a ifade özgürlüğü ihlal edildiği gerekçesiyle 20 bin lira tazminat ödenmesine hükmetti. Sanatçı Aksoy, ‘heykeli aynı yere dikmek istediğini söyledi.

Her iki olayda önce Refah, sonra da AK Partinin heykel sanatına olumlu bakmadığı ve hatta put olarak gördüğü yönünde tartışmalar yaşanmıştır.

Şimdi kısa bir süre önce Diyarbakır’da da bir heykel tartışması yaşandı. Kayyım yönetimindeki Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, Bağlar ilçesi havaalanı kavşağındaki Yonca Kavşağına kentin simgeleri Diyarbakır Karpuzu içinde çocuk, hasır bilezik,  halay çeken folklor ekibi ve kadayıf tepsisini gösteren kişi heykeli ve bu heykellerin maliyetleri günlerce tartışma ve alay konusu olmuş, heykeller düzenlenmek üzere kaldırılmıştı.

Benzer bir tartışma Gazeteci Ahmet Hakan ve Yazar Nihat Genç’in Mersin’deki bir heykeli 6 yıl önce vefat eden ünlü Boksör Sinan Şamil San’a benzetmesiyle yaşandı. Mersin yerel basınında eseri anlamlandıramayan vatandaşların, ‘hamamcı boksör’ ve ‘tantuni kral’ gibi alay konusu söylemlerde bulunmasına neden oldu.

Fakat gerçek daha sonra anlaşıldı. Heykel 2013 yılında Mersin’in ev sahipliğinde yapılan Akdeniz Oyunları öncesinde 8 farklı ülkeden heykel sanatçıları spor temalı taş heykel çalışmalarından biriydi. Güney Koreli heykel sanatçısı Kim Won Geun’da kendine özgü bir üslupla, espri katarak ve karikatürize ederek yaptığı şişman boksör heykeli 9 yıldır kentin önemli kavşaklarından birinde duruyor.

Heykel önemli bir sanat dalıdır. Ortaya çıkarılan eserler, bazen yerelde kalmayıp dünya çapında üne sahip olabiliyor. New York’taki Özgürlük Anıtı, Rio de Janerio’daki Kurtarıcı İsa, Paris’teki Düşünen Adam, Floransa’daki Davut, Kopenhag’daki Küçük Deniz Kızı, Adıyaman’daki Nemrut Dağı, Gujarat’daki Birlik, Kahir’deki Büyük Gize Sfenksi heykelleri her yıl milyonlarca turisti çekiyor.

Bu heykellerden bazılarını görme şansım oldu. Sanatçılar, üzerinden onca yıl geçmesine rağmen müthiş eserler ortaya koymuş. Bu eserler ışığında yeni heykel sanatçıları özenle yetiştiriliyor. Biz de ise gerçek anlamda bu sanata emek verenler değer görmezken, yenilerin de ortaya koyduğu çalışmalara eser demek bile imkansız kalıyor. Hatta o dönem sanatın içine tükürenler, bugün bu ucubelere sanat diyebiliyor. Anlaşılan heykel sanatına bakış dönemine göre değişiyor.

BU NASIL KİNDİR?

İzmir’de Halkların Demokrasi Partisi İl Binasını basan, parti üyesi ve çalışanı Deniz Poyraz katleden Onur Gencer mahkemede, ‘Amacım içimi soğutmaktı. Serbest bırakılmayı talep ediyorum’ demiş.

Bu cümle çok önemli. Nasıl bir milliyetçilik, nasıl bir ırkçılık tohumu ekildi ki, bir insanı katleden, hatta toplantı gerçekleşmiş olsaydı muhtemelen onlarca insanı katledecek bir kişi, bunun söyleyebiliyor. Bu ne rahatlık?. Bu kadar kolay mı insan öldürmek? Bu nasıl bir kindir? Herkesin aklını başına alması lazım ve milliyetçilik ve ırkçılığı bir tarafa bırakarak halkların kardeşçe yaşaması için zemin oluşturması lazım.

Sevgiyle kalın.

Yorum Gönderin

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir