MEDYA21– Hepatit C, kan yoluyla bulaşan bir hastalıktır. Hepatit C enfeksiyonu, karaciğer hasarına bağlı belirtilerin ortaya çıkışına kadar yıllar boyunca sessiz kalırken, uzun dönemde siroz ve karaciğer kanserine neden olabilmektedir. Dünya genelinde 71 milyon kişinin, ülkemizde ise yaklaşık 250 bin ile 550 bin erişkin kişinin HCV ile enfekte olduğu düşünülmektedir.
Viral Hepatitle Savaşım Derneği; genellikle hiçbir belirti göstermeyen ve tedavi edilmezse karaciğer hasarı, siroz veya karaciğer kanseri gibi ciddi sağlık sorunlarına hatta ölüme bile sebep olabilen hepatit C enfeksiyonunun bulaş yollarına dikkat çekmek ve toplumu bilgilendirmek amacı ile bir sosyal medya kampanyası başlattı.
Viral Hepatitle Savaşım Derneği tarafından hayata geçirilen, oyuncu Yunus Günçe ve dövme sanatçısı Melek Taştekin’in rol aldığı kampanyada; merdiven altı diye tabir edilen ve sertifikası olmayan dövmecilerde dövme yaptırılmasının, enfeksiyonlara ve hepatit C virüsü enfeksiyonuna yol açabileceğinin altı çizilerek dövme yaptırmış veya yaptırmaya hazırlanan kişilere “Kanmayın! Hepatit C’yi Atlamayın’’ mesajı verildi.
“HEPATİT C VİRÜSÜ RİSKİ ALTINDA OLABİLİRSİNİZ”
Viral Hepatitle Savaşım Derneği Başkanı Prof. Dr. Fehmi Tabak konuya ilişkin yaptığı açıklamada; “Hepatit C, Türkiye’de ve dünyada küresel bir sağlık sorunu haline geldi. Dünyada her yıl yaklaşık 399 bin kişinin ölümüne neden olan hepatit C’nin teşhisinde test yaptırmak çok önemli. Hepatit C sinsi bir hastalık olduğu için hastalar virüsü taşıdıklarının farkında değil. “Kanmayın! Hepatit C’yi Atlamayın’’ kampanyasında, dövme yapılırken kullanılan iğnelerin tek kullanımlık olması gerektiğine ve hepatit C virüsü riskine dikkat çekmek istedik. Dövme yaptıracak kişilerin, sertifikalı ve steril yerlerde dövme yaptırmalarını öneriyoruz. Çünkü, hepatit C hastalığının en önemli bulaş yollarından biri de steril olmayan ortamlarda yapılan dövme işlemleridir. Sertifikası ve yeterlilik belgesi olmayan bir dövmeciye gittiyseniz hepatit C riski altında olabilirsiniz” dedi.
“SİROZ, KARACİĞER KANSERİ GİBİ VAKALARIN İLERLEYEN YILLARDA ARTMASINA YOL AÇABİLİR”
Prof. Dr. Fehmi Tabak, “Sosyal izolasyon sürecinde hepatit C gibi kronikleşmiş bir hastalığı olan ve farkında olmayan hastalar, hastaneye daha az gittikleri için teşhis ve tedavi aksamaları olabiliyor. Özellikle salgın sürecinde hepatit C hastalığının ihmal edilmesi siroz, karaciğer kanseri gibi vakaların ilerleyen yıllarda artmasına yol açabilir. Kronik hastalıkları olan hastalar, tedavi planlarına uygun olarak bakım ve ilaçlarını almaya devam etmelidir. Hastalara mutlaka hekimlerini ziyaret ederek rutin kontrollerini yaptırmalarını öneriyoruz” dedi.
“ERKEN TEŞHİS İLE HASTALARIN HAYATINI KURTARABİLİYORUZ”
Prof. Dr. Fehmi Tabak; “Hepatit C’de hastalığın erken evrelerinde müdahale ile enfeksiyondan kaynaklanabilecek sağlık sorunlarını ve virüsün diğer kişilere bulaşması önlenebilir. Dünya Sağlık Örgütü, artmış enfeksiyon riski olan kişilere test yapılmasını önermektedir” dedi.
Ayrıca Prof. Dr. Fehmi Tabak; “1996 yılından önce kan ve kan ürünü alanlar; sık kan ve kan ürünü transfüzyonu (kan nakli) alanlar; damar içi madde kullananlar; riskli cinsel davranış öyküsü olanlar; diş tedavisi ve tıbbi girişim geçirenler; hemodiyaliz hastaları; organ nakli olan hastalar; ortak kapalı alanlarda yaşayanlar; aile içi temas riski olanlar; ortak ‘kişisel hijyenik eşya’ kullanım öyküsü olanlar; HBV, HIV gibi eş zamanlı enfeksiyon varlığı; dövme, piercing, toplu sünnet öyküsü olanlar; anti-HCV pozitif annelerin çocukları ve bağışıklık sistemi baskılanmış hastalar HCV enfeksiyonu yönünden risk altındaki gruplar arasında yer almaktadır” diye ekledi.  HABER MERKEZİ