MEDYA21-Diyarbakır’a dün gece saatlerinde gelen KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, sabahın ilk ışıklarıyla birlikte Eğil ilçesinde bulunan ve Kur’an-ı Kerim’de isimleri geçen Zülkifl ve Elyesa peygamberlerin kabrini ziyaret ederek, Dicle Barajı Gölünde tekne turu attı. Doğanın keyfini çıkaran Tatar, kendisine eşlik eden Dışişleri Bakanlığı Diyarbakır İl Temsilcisi Büyükelçi İbrahim Mete Yağlı, AK Parti MKYK üyesi Alaatin Parlak, Eğil Kaymakamı İdris Arslan ve beraberindeki heyetle kent merkezine döndü.
Ziyaretiyle ilgili açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Tatar, Diyarbakır’da bulunmaktan mutluluk duyduğunu, Diyarbakır’ı ilk kez ziyaret ettiğini belirterek, şöyle konuştu:
“Biz hep Türkiye sevgisiyle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde Kıbrıs Türk halkı olarak var olduk. Türkiye Cumhuriyeti’yle her zaman iyi ilişkilerimiz olmuştur. Bundan sonra da inşallah aramızdaki köprüler ve gönül bağı daha da güçlenecek. Kurban Bayramının ilk günü olan 20 Temmuz Kıbrıs Barış Harekatının da yıl dönümü. O gün iki bayramı bir arada kutlayacağız. Hem Kurban Bayramını hem de Kıbrıs Barış Harekatının 47. yıl dönümünü. Bu törenlerde inşallah Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve heyeti de Kıbrıs’ta bizlerle olacak ve beraber iki bayramı bir arada kutlayacağız. KKTC’ye 1974’ten sonra gelip, yerleşen, çocuklarını orada büyüten ve oranın halkı olan Diyarbakır kökenli insanlara selamlarımı kendi memleketlerinden iletiyorum.”
İKİ AYRI EGEMEN DEVLET
Diyarbakır’ın tarihi ve kültürel mekanlarını çok merak ettiğini, yıllardır görmek istediğini kaydeden Tatar, şöyle dedi:
“Diyarbakır halkına güçlü bir Türkiye Cumhuriyeti’nin her zaman güçlü bir Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti için fevkalade önemli olduğunu buradan belirtmek istiyorum. Çeşitli oyunlar oynanmaktadır. Bugün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde bir devletimiz vardır. Bu devletin yaşayabilmesi Doğu Akdeniz’deki haklı çıkarların korunması bakımından önemli. Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti’yle iyi ilişkiler ve Türkiye’nin bir garantör olması, Türkiye Cumhuriyeti’nin Kıbrıs’taki varlığı ve dolayısıyla Kıbrıs Türk halkının güvenliği bakımdan çok önemli. Kıbrıs Türk halkı ile Türkiye arasındaki bağların kopartılması noktasında üzerimize yöneltilen baskıların Cumhurbaşkanı seçilmem dolayısıyla defteri artık kapanmıştır. Biz diyoruz ki; iki ayrı egemen devletle ancak Kıbrıs’ta bir anlaşma olabilecektir. O egemen devletin biri de kuzeydeki Türk devletidir. Bizim siyasetimiz bu anlamda Türkiye’nin de bize verdiği destekle çok daha anlamlı hale gelmiştir. Kıbrıs Türk halkı vardır, var olacaktır.” (İHA)